Hafız Yusuf Efendi konusu nedir? Hafız Yusuf Efendi oyuncuları ve karakterleri kimler? Hafız Yusuf Efendi kimdir?
Fullafk.com – Osmanlı 19. yüzyıl sonlarında yaşamış olan Hafız Yusuf Efendi’yi konu alan filmi oyuncu kadrosuyla dikkat çekiyor. Hafız Yusuf Efendi filmini Yönetmenliğini Türker İnanoğlu’nun yaptığı Ahmet Özhan ve Fulden Uras’ın başrollerde oynadığı film 1987 yılında İstanbul’da çekilmiştir. Osmanlı döneminden bir hikayeyi gözler önüne seriyor. İşte Hafız Yusuf Efendi filminin konusu nedir? Hafız Yusuf Efendi oyuncuları ve karakterleri kimler? Hafız Yusuf Efendi Filmi nerede ve ne zaman çekildi? Tarihte Hafız Yusuf Efendi kimdir?İşte ayrıntılar…..
Hafız Yusuf Efendi Filmi konusu nedir?
Filmin öyküsü 1870’li yıllarda, Osmanlı İmparatorluğunun son döneminde İstanbul’unda geçer. Bir din adamı ve hafız, aynı zamanda da yetenekli bir müzisyen olan Hafız Yusuf Efendi’nin yaşam dramını konu alır. Her şey bir faytoncunun bir hizmetçiye aşık olup, onu hamile bıraktığı, dahiliye nazırı bir paşanın konağında başlar.
Aşıklar evlenmek istemektedir ama, Paşa bunun evine yapılan bir hakaret olduğu gerekçesiyle karşı çıkar. Faytoncu (Sümer Tilmaç) bu nedenle hapse atılır, talihsiz sevgilisi de mahdumunu dünyaya getirirken ölür. Faytoncu sevdiği kadının ölümünü haber aldığında, cezaevinden çıkar çıkmaz Paşa’dan intikam almaya yemin eder. Yıllar geçer; faytoncunun oğlu Yusuf (Ahmet Özhan) müzik zevkine ve derin bir dini inanca sahip yakışıklı bir delikanlı olur.
Bir gece Paşa, Yusuf’un da içinde olduğu bir konsere katılır. O da zaman içinde eşini kaybetmiş ve kızıyla baş başa kalmıştır. Yusuf’un yeteneğiyle büyülenen Paşa, ondan konağına gelerek kızına ve yeğenine (Fulden Uras) müzik dersleri vermesini ister. Kısa bir süre sonra iki kız da Yusuf’a aşık olurlar ama, genç müzisyenin sevgisini kazanan Paşa’nın kızıdır (Sibel Turnagöl). Paşa’nın karşı çıkmasına karşın aralarında sıcak ve romantik bir ilişki başlar.
Bir gün Yusuf babasından sevdiği kızın, annesinin ölümünden sorumlu adamın çocuğu olduğunu öğrenir. Aşkı ve acı dolu geçmiş arasında kalan Yusuf bocalar. Ama sonunda olaylar öylesine gelişir ki, Paşa eski faytoncusunu ziyaret edip, ondan geçmişteki hata ve günahları için af dilemek zorunda kalır. İki sevgiliyi artık güzel bir yaşam beklemektedir…
HAFIZ YUSUF EFENDİ FİLMİ OYUNCULARI KİMLER?
- Ahmet Özhan
- Cevdet Balıkçı,
- Haluk Kurtoğlu
- Memduh Ünsal,
- Sohban Koloğlu,
- Handan Adalı,
- Nilgün Ersoy,
- Nubar Terziyan,
- Agah Hün,
- Bennu Yıldırımlar,
- Fulden Uras,
- Nevin Aypar
HAFIZ YUSUF EFENDİ KİMDİR? (1857-1925)
Bestekâr, hânende, mûsıkî hocası; mezarı Karacaahmet’tedir.
Hafız Yusuf Efendi Girit’in merkezi Hanya’da 1857 yılında doğup 1925 yılında İstanbul’da ölen ünlü bestekar İstanbul Üsküdar’da bulunan Karacaahmet mezarlığına defnedilmiştir. Babasının adı Ahmed’dir. Küçük yaşta ailesiyle birlikte İstanbul’a gitti ve orada Müşir Şâkir Paşa’nın himayesinde öğrenimini tamamladı. Defterdar Şefik Bey’in maiyetinde bir müddet Trabzon’da memurluk yaptıktan sonra İstanbul’a döndü. Burada kısa süre Enderûn’da bulunmasının ardından
Fatih Belediye Dairesi Tahrîrat kâtipliğine tayin edildi. Haydarpaşa Numune Hastahanesi’nde vefat etti ve Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi. Hâfız Yusuf Efendi, Enderun’da yetişmemesine rağmen bir müddet burada bulunduğundan “Enderûnî Yusuf ”, uzun süre Kadıköy’de oturduğu için “Kadıköylü Yusuf ”, bir ara Vezneciler’de
tütüncü dükkânı işlettiğinden “Attar Yusuf ” olarak da anılırdı.
Yusuf Efendi ilk mûsıkî zevkini Şakir Paşa’nın konağında yapılan mûsıkî toplantılarına katıldığı esnada aldı. Buraya devam eden ünlü mûsıkîşinaslardan bu sanatın inceliklerini, teknik bilgilerini öğrendi ve kendi kendini yetiştirdi. Sahip olduğu ses güzelliği sayesinde zamanla devrin mûsıkî toplantılarının vazgeçilmez hânendeleri arasında yer aldı. Bu toplantılarda Kanûnî Şemsi Efendi, Kemânî Şeref Dürrî ve Kirkor, Giriftzen Rızâ Bey, Ûdî Basri Bey, Tanbûrî Garbis Efendi, Hacı Kirâmî Efendi, Domates Ahmed Bey, Beylerbeyili Hakkı Bey gibi devrin ünlü hânende ve
sâzendeleriyle meşke katıldı. Dinî mûsıkîye de son derece vâkıf olup, dönemin en şöhretli mevlidhanlarındandı.
Hâfızasındaki eser birikimi sayesinde geniş bir repertuvara sahip olan Yusuf Efendi’nin önemli bir özelliği de mûsıkî hocalığıdır.
Kadıköy’deki Şark Mûsıkî Cemiyeti’nde yıllarca mûsıkî dersleri verdi, birçok mektepte fahrî olarak mûsıkî hocalığı yaptı, bazı şehzadelere mûsıkî öğretti. Yetiştirdiği talebeler arasında Halit Lemi Atlı ve Münir Nurettin Selçuk en meşhurlarındandır. Yusuf Efendi, üslup sahibi bir bestekâr olarak tanınmaktadır. Elli civarındaki eserlerinden birkaç ilâhi ve marşın dışında diğerleri şarkı formundadır. “Güzel gün görmedi âvâre
gönlüm” mısrâıyla başlayan hüzzam, “Nedir bu cevr ü tegâfül, zaman zaman güzelim” mısrâıyla başlayan sûzinâk, “Âsude fikrim âvârelendi” mısrâıyla başlayan rast, “Ol gonca deren bir güli handân olacaktır” mısrâıyla başlayan kürdîlî-hicazkâr şarkılarıyla, “Milk-i cihân sultânı” mısrâıyla başlayan hicaz ilâhisi tanınmış eserlerinden bazılarıdır.